زكريا،
أحمد وصفي. جولة أثرية في بعض البلاد الشامية: وصف طبغرافي تاريخي أثري عمراني
للبقاع و البلدان الممتدة من شمالي الإسكندرونة إلى أبواب دمشق. دمشق: دار
الفكر، ١٩٨٤، الطبعة الثانية، ٤٧٩ص.
Zakariya,
Ahmad Wasfi. Jawlah Athariyyah fi Baʻd al-Bilad al-Shamiyyah: Wasf
Tubughrafi Tarikhi ’Athari ʻUmrani lil-Biqaʻ wa-al-Buldan al-Mumtaddah min
Shamali al-Iskandarunah ila Abwab Dimashq. Damascus: Dar al- Fikr, 1984, 2.
baskı., 479 s.
ÖZET
Bilâd-ı Şam’ın Bazı
Kısımlarında Arkeolojik Bir Gezi: Kuzey İskenderun’dan Şam Kapılarına Kadar
Olan Alanların ve Yerlerin Topografik, Tarihsel, Arkeolojik ve Kentsel Bir
Tasviri
جولة
أثرية في بعض البلاد الشامية: وصف طبغرافي تاريخي أثري عمراني للبقاع و البلدان
الممتدة من شمالي الإسكندرونة إلى أبواب دمشق
Bu kitap Osmanlı gezgini Evliya
Çelebi’nin Hicri 1058/Miladi 1648 yılında Tarsus’tan Şam’a yaptığı yolculuk
esnasında geçtiği yerleri topografik, tarihsel, arkeolojik ve kentsel açıdan
ele alan ayrıntılı bir incelemedir. Kitapta ele alınan coğrafi alanlar tarihsel
olarak Bilâd-ı Şam’ı oluşturmuşlardır ve bugün Suriye ve Türkiye’nin
parçasıdırlar.
Zakariya bu çalışmayı tamamlamak
için kendi gözlemlerine ve söz konusu alanlarla ilgili olarak Çelebi’nin
Seyahatname’nin üçüncü cildinde yer alan tasvirleri hakkındaki kişisel
analizlerine dayanmıştır. Yazar, Bilâd-ı Şam hakkında kapsayıcı bir inceleme
ortaya koyabilmek amacıyla bulgularını Arapça kaynakların yanı sıra
yabancıların yazdığı seyahat kitaplarında yer alan ve özellikle Arap bilim
adamları tarafından görmezden gelinen açıklamaları kullanarak tamamlamıştır.
Kitapta iki ana bölüm yer
almaktadır. Birincisi Çelebi’nin yazar tarafından tercüme edilen ve eleştirel
bir okuması yapılan seyahat hikâyeleridir. İkincisi ise yazarın bir turizm
programı kapsamında Anadolu’dan Suriye’ye bizzat gerçekleştirdiği bir gezinin
anlatımıdır. Bu bölüm yolların, tabiatın ve insan yapımı mekânların ayrıntılı
ve parlak bir tasvirini sunmaktadır. Bölüm, çevredeki şehirlerin ve köylerin
tarihsel ve coğrafi tanıtımları ile arkeolojik alanların incelemesini de
içermektedir. Ayrıca, bu bölümde; Araplar, Kürtler, Çerkezler, Türkmenler vd.
halkların yaşadığı bölgelerin tarih, menşe ve gelenekleri de tahkik
edilmektedir. Kitap ayetleri, şiirleri, meşhur şahısları, yer isimlerini ve
resimleri içeren kullanışlı bir dizin ile sona ermektedir. Söz konusu dizin bir
kaynakça ve içindekiler tablosuna ilavedir.
Bu çalışmanın ayırt edici
yönlerinden biri, salt edebî bir Arapça kullanılmış olmasıdır. Örneğin, yazar
tarihsel ve coğrafi yerler hakkındaki tartışmasında metaforik bir dil
kullanarak kendi iddia ve varsayımlarından bazılarını desteklemek üzere klasik
Arapça şiirlerden alıntı yapmaktadır. Bu üslup, edebî Arapçanın din ve fıkıh
alanlarına has olmaktan çıktığı 20. yüzyılın ilk yarısındaki dilsel Rönesans
ruhunu yansıtmaktadır. Yazarın edebî üslubu kitabın hazırlanmasındaki temel
gayeye, yani bir gezi rehberi olarak kullanımına uygun düşmeyebilir. Bununla
birlikte kitap Suriye’nin tarihsel, topografik, arkeolojik ve/veya kentsel
gelişimine ilgi duyan araştırmacılar için birinci el kaynak olarak hizmet
sunabilir.
Kitabın güncellenmiş yeni bir
baskısı için, başvurulan kaynakların, haritaların ve Çelebi’nin özgün
seyahatnamesinin daha iyi bir dokümantasyonundan faydalanabilir. Fakat mevcut
baskı Suriye’nin bazı yerlerinin 20. yüzyılın ilk yarısındaki durumuna temas
etmesi bakımından hâlâ
önemli bir topografik, tarihsel ve kültürel belgedir.
Maha Yaziji
Çeviren Fatih Taştan