Demirel, Ömer. Osmanlı Vakıf-Şehir İlişkisine Bir Örnek: Sivas Şehir Hayatında Vakıfların Rolü. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi, 2000, 220 s.
ÖZET
Osmanlı Vakıf-Şehir İlişkisine Bir Örnek: Sivas Şehir Hayatında Vakıfların Rolü
Ömer Demirel, Osmanlı Vakıf-Şehir İlişkisine Bir Örnek: Sivas Şehir Hayatında Vakıfların Rolü adlı kitabında, eski ve önemli bir Selçuklu merkezi olan Sivas şehrinin, Osmanlı dönemi boyunca iskânı, İslamlaşması ve imârında vakıf kurumlarının rolünü ele alıyor. Yazara göre, şehrin Timur tarafından yıkılmasından sonra, vakıflar şehrin kuruluş ve yeniden imarında rol oynayan ilk kurumlardan olmuştur. Yazar, vakıfların etkide bulunduğu fiziksel, ekonomik ve demografik değişimlerin yanı sıra kültürel oluşumları da incelemektedir. Osmanlı vakıflarını inceleyen pek çok çalışma bulunmasına rağmen, bu kitap vakıfların şehrin ekonomik, politik, topografik ve kültürel yapısına olan etkilerini inceleyerek alandaki bir boşluğu doldurmaktadır.
Yazar, Sivas’ı Orta ve Doğu Anadolu şehirlerine tipik bir örnek olarak seçmiştir. Çalışmanın üzerinde durduğu zaman dilimi 1700-1850 yılları olarak tanımlanmıştır, fakat bu dönemde kurulmuş ve halen işlev gormekte olan vakıflara da değinilmektedir.
Yazar, mescid ve zaviyeler etrafında mahallelerin oluşmasıyla, vakıfların şehrin fiziksel yapısını ne şekilde etkilediğini anlatır. Yöneticilerin daha büyük vakıflar kurmasıyla şehir büyür. Yazar, belgeleri incelediğinde, bu dönemde 70 mahalle ve 130 civarında mescid-cami ismine rastlamıştır. Araştırmaları sonucunda, kurulan vakıflardan çok azının, ancak en büyük ve zenginlerinin Selçuklu döneminden bu yana ayakta kaldığınıtespit etmiştir.
Kitabın ikinci bölümünde vakıfların ekonomik yapısını inceleyen yazar, vakıfların kaynakları, hukuki durumları ve yönetimleri hakkında bilgi verir. Kitapta farklı dönemlerde gayrimüslimlerin ve Müslümanların kurduğu vakıflarının oranları, kurucularının kaçta kaçının kadın olduğu gibi veriler inceleniyor. Ayrıca, Sivas şehrinin fotoğraflarına, 1500’lerden bu yana şehir ve mahalle planlarına ve bu dönemde şehrin önde gelen isimlerinin terekelerine yer veriliyor. Kitapta, Bektaşilerin kurduğu vakıflardan ayrıntılı olarak söz edilmemektedir Çalışmada sadece arşiv belgeleri ortaya konmuş ve vakıflar arasındaki gelir dağılımına değinilmeden, sadece gelirleri arasında bir karşılaştırmada bulunulmakla yetinilmiştir. Bu konulara yer verilmemesinin sebebi, yazarın konuyla ilgili arşiv kayıtlarına ulaşamaması olabilir.
Özge Soylu Bozdağ